Osmanlı Devleti, I. Dünya Savaşı’nın sonunda siyasi ve askeri varlığını kaybetmiş, ardından 1 Kasım 1922’de saltanatın kaldırılmasıyla resmen tarih sahnesinden silinmiştir. Ancak bu sürecin anlaşılabilmesi için yalnızca tek bir savaştan değil, uzun süren bir çözülme ve çöküş sürecinden söz etmek gerekir. Osmanlı Devleti’nin fiilen sona ermesine yol açan en önemli gelişme, I. Dünya Savaşı (1914–1918) ve bu savaşın sonucunda imzalanan Sevr Antlaşması (1920) ile başlayan parçalanma sürecidir.
I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı Devleti, Almanya ve Avusturya-Macaristan’ın başını çektiği İttifak Devletleri safında yer aldı. Bu tercihin temel nedeni, Osmanlı’nın kaybettiği toprakları geri alma ümidiyle büyük bir güçten medet ummasıydı. Ancak savaşın sonunda Almanya yenildi, ve İttifak Devletleri çöktü. Bu durumda Osmanlı da kaybedenler arasında yer aldı.
Savaş sonrası İtilaf Devletleri (başta İngiltere, Fransa, İtalya ve Yunanistan), Osmanlı’yı paylaşmak amacıyla Mondros Ateşkes Antlaşmasını imzalattı (30 Ekim 1918). Ardından, 1920’de imzalanan Sevr Antlaşması, Osmanlı topraklarını neredeyse tamamen parçalayan, Türk milletinin egemenliğini yok sayan bir metin olarak tarihe geçti. Ancak bu antlaşma hiçbir zaman halk ve Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından tanınmadı.
Bu gelişmeler karşısında Türk halkı, Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde Kurtuluş Savaşını başlattı. 1919’da Samsun’a çıkışıyla başlayan bu mücadele, 1922’deki Büyük Taarruz ve Dumlupınar Meydan Muharebesi ile askeri zaferle sonuçlandı. Bu süreçte Türk milleti sadece işgalcilerle değil, aynı zamanda işbirlikçi İstanbul hükümetiyle de mücadele etti.
Ve nihayet, 1 Kasım 1922 tarihinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi, saltanatı resmen kaldırdı. Bu kararla birlikte Osmanlı Devleti'nin siyasi varlığı son buldu. Sultan Vahdettin, bir İngiliz gemisiyle ülkeyi terk etti. Ardından 29 Ekim 1923’te Türkiye Cumhuriyeti ilan edildi, böylece Osmanlı’nın yerini laik, modern, halk egemenliğine dayalı bir cumhuriyet aldı.
Yani Osmanlı Devleti'nin sonunu getiren savaş I. Dünya Savaşı, siyasi sona erdirici karar ise saltanatın kaldırılmasıdır. Bu, sadece bir imparatorluğun sonu değil; aynı zamanda yeni bir çağın başlangıcı anlamına gelmektedir: Türk milletinin egemenliğini eline aldığı, çağdaşlaşma sürecine girdiği yepyeni bir dönem.